Yüzyılların değil bin yılların emaneti olan ve gelecek nesillere bırakabileceğimiz, belki de en kolay elde edilebilen ve dünyanın en değerli mirası olan dilimiz. Dilimizi ne hale getiriyoruz? Anamızın ak sütü kadar temiz Türkçemiz; hangi ölçütler değerlendirmeye alınırsa alınsın dünyada en fazla konuşulan beş dilden biridir. Ve dünyada ilk kez bir devletin resmi ve ana dili olabilme özelliği sadece TÜRKÇEMİZE aittir. Türkçemizi yeryüzünde konuşulan yetmiş sekiz dilden üstün kılan özellikleri vardır. Türkçenin seslerindeki uyum ve musiki bakımından dünyanın en iyi dilidir. Yapısı ve işleyişi bakımından çok düzgündür. Ve ünlüler bakımından dünya dillerinin en zengini durumundadır. Dünyada en fazla sözcük üretmeye elverişli olan dilimizin bu özelliğini İsmail Hakkı Baltacıoğlu şöyle izah eder: " Türk dili türetme gücü çok yüksek bir dildir. Hem de bu güç Türk dilini başka dillerden ayıran en büyük özelliktir." Dilimiz bunca güzel haslete sahipken bizi Türk milleti çatısı altında birleştiren hiç şüphesiz en önemli, en güçlü bağ iken neden Türkçemize sahip çıkma konusunda duyarsızız ve samimi değiliz. Dilimiz bu coğrafyada yaşayan bütün insanları bir arada tutan ve akrabalığımızı - kardeşliğimizi pekiştiren en önemli unsur değil mi? Çocuklarımıza temiz bir Türkçe bırakmak istiyorsak hayatımızın her alanında ana dilimizi severek isteyerek kullanmalıyız. Çocuklarımıza Türk dilinin güzellikleri Türk dilinde yazılmış güzel eserler öğretilmeli, Türk edebiyatının incelikleri, Türk sineması, Türk kültürü, Türk mutfağı, bize ait her şey ilgi odağı haline getirilmeli. Bu duygu bu düşünce hiçbir şekilde her hangi bir siyasi düşünceye veya ideolojiye kurban edilmemeli. Topyekûn Türkçe seferberliği başlatılmalı. Filmlerimizde, mağaza isimlerimizde çocuklarımıza koyduğumuz isimlerimizde velhasıl hayatımızın her anında Türkçe konuşmalı Türkçe yazmalıyız.
YUNUS KOŞAR Türk Dili ve Edb.Öğrt. yunuskosar76@hotmail.com www.yunuskosar.com
türkçemin saygıdeger bekçileri sizlere çok teşekkürler ve teyze torunum sizin gibi degerlerine sahip bir gençligimiz var budegerler sizler oldukça ilelebet var olacagından endişemiz yok
size katiliyorum Yunus bey. ama ne yazikki Türkiyede neyin nesi anlamis deyilim bir yabancilasma meraki gördüm magazalarin alisveris merkezlerinin isimleri yabanci, isimler yabancilasiyor. burada yani isvicrede kizimla birlikte gecenlerde bir kitapciya girik ülkelerin kültürel yemek kitaplari vardi biraz göz attik ve Yunanistan in külütürel yemek kitabinda sarma va baklava var Yunanistana ayit oldugu yaziyordu gecen sene Türkiye ye gelirken Yunanistan dan gectik bir yerde mola verdik lokumlar yunan lokumu olarak geciyor bizim ve bize ayit Türk kahvesi (Grichiechse kafe) yunan kahvesi dersen öyle getiriyorlar yani kültürümüze dilimize sahip cikamiyoruz sanirim:(( cok üzücü... Türkcemize dilimize kültürümüze sahip cikalim... bu güzel yaziniz icin cok tesekkür ederim emeginize saglik.