İslam toplumları olarak yaşadığımız inancımızı ne yazık ki sorgulama, doğruluğunu kontrol etme gereği duymuyoruz. Çünkü kontrol imkânı toplumun elinden alınmış. Onu içinde yanlışımızı, hatamızı fark etmemizde mümkün olmuyor. Lütfen kendimize soralım, iman ettik dediğimiz Kur'an'ı kaç kez anladığımız dilden okuyup, Allah'ın vahyini aracısız tebliğ aldık? Eğer hiç yapmadıysak, inanın İman daha kalbimize yerleşmemiz, gerçek iman edenlerin arasında değiliz demektir. Allah'ın kitabı Kur'an'a öyle saygısızlıklar yapıyoruz ki, dünya üzerinde bilimsel bilgi veren bir yazarın kitabına bile yapmadığımız saygısızlığı, Yüce Rabbimizin eşi benzeri olmayan, hadi bir benzerini getirin bakalım diye meydan okuduğu Kur’an'a, düşünmeden yapıyoruz. İslam toplumunda öyle bir karmaşa ve bölünmüşlük var ki, neredeyse birisinin ak dediğine, diğeri kara diyor. Bunun sebebi nedir diye, hiç kendimize soruyor muyuz? Eğer sormuş olsaydık, ALLAH SAKIN DİNDE BÖLÜNENLER GİBİ OLMAYIN diye uyardığı halde bunca mezhep, tarikat ve cemaatlere asla bölünmezdik. Her gurup, kendince bir yol çizmiş, karşısındakini de kâfir, yoldan sapmış olmakla suçluyor. KAYNAK BİR OLMAYINCA, İNANÇTADA BİRLİK SAĞLAMAK MÜMKÜN OLMUYOR.
Bu makalemde bu konuya sizlerin dikkatinizi çekerek, İslam toplumunda ayetlerin YORUMLANMASI VE KUR’AN'IN TEFSİRİ KONULARINDA, sizleri düşünmeye davet etmek istiyorum. Tefsir dendiğinde sanırım tek bir şey geliyor aklınıza. KUR’AN TEFSİRİ. Peki, neden yalnız Kur’an gelmiyor da, din alimi dediğimiz kişilerin yazdığı kitapların tefsiri geliyor? Kur'an, TEFSİRE MUHTAÇ BİR KİTAP MIDIR? Sizce çok ilginç ve düşündürücü değil mi? Bilim adamlarının buluşları ile ilgili yazdığı kitapların hiçbirisi hakkında, ne tefsir yapılmıştır nede başkaları tarafından yorumlanmıştır. Bilim adamının yazdığı kitap, her ülkenin kendi diline olduğu gibi çevrilmiş ve o kitaptan faydalanılıp okullarda okutulmaktadır. Peki neden? ÇÜNKÜ BİLİM ADAMININ BULUŞU HAKKINDAKİ YAZDIĞI BİLGİLER, O KİTABIN SAHİBİNE AİTTİR VE O KONUYU ONDAN DAHA İYİ BİLEN YOKTUR DA ONDAN. PEKİ, KUR’AN’A NEDEN YAPILIYOR? Bunu anlayamadığımız sürece, Allah ile aldatanların tuzağından asla kurtulamayacağız. Sizce eşi benzeri olmayan Kur'an'ı Allah kullarına haşa anlatamıyor, izah edemiyor da aramızda bazı kişiler onu anlaşılır hale mi getiriyor. BU DÜŞÜNCE VE İNANÇ, DİNİN SAHİBİ OLAN ALLAH'A BÜYÜK SAYGISIZLIKTIR. Önce yorum ve tefsir kelimeleri ne anlama geliyor ona bakalım, daha sonrada konumuzu bu doğrultuda düşünelim.
—TEFSİR KELİMESİ KAPALI BİR SÖZÜ AYDINLATMAK, ANLAŞILIR HALE GETİRMEK DEMEKTİR.
—YORUM BİR YAZININ, BİR SÖZÜN, BİR METNİN YA DA BİR YAPITIN ANLAŞILMASI GÜÇ YÖNLERİNİ AÇIKLAYARAK AYDINLIĞA KAVUŞTURMA, BELLİ BİR GÖRÜŞE GÖRE AÇIKLAMAK.
Dikkat ettiyseniz bu iki kelimenin, neredeyse anlamları bir birine çok yakın. Bir yazıyı tefsir etmemiz, ya da yorumlamamız için önce okuyucuların bu kitabı ya da sözleri açık ve anlaşılır bulmamış olması gerekir ki, tefsire ve yoruma ihtiyacı olsun. DAHA ÖNCE ÖRNEK VERDİĞİM GİBİ, HİÇBİR YAZARIN KİTABINI BİR BAŞKASI ALIP, BUNU OKUYUCU OKUDUĞUNDA ANLAYAMAZ, YORUMLANIP TEFSİR EDİLMESİ GEREKİR DİYE ORTAYA ÇIKMAMIŞTIR. Çünkü bunu yapmak, kitabın yazarına yapılabilecek en büyük saygısızlıktır. Hiçbir yazar, kitabının okuyucuları tarafından, zor anlaşılır olabilecek bir üslupta yazmaz. EĞER YAZDIYSA, YAZAR BAŞARISIZ OLMUŞ DEMEKTİR. Tenkit edilir. Tüm bu sözlerden sonra, Allah'ın kitabına yaptığımız saygısızlığın, şimdi farkında mıyız? Hiç sanmıyorum. Bakara 233. ayetinde, BİR ANNE BEBEĞİNİ İKİ YIL EMZİRMELİDİR bilgisini dahi veriyorsa Kur’an’da, siz bu kitap detay sız açıklanmamış nasıl dersiniz?
Gelelim Kur’an'a. Hiçbir beşerin yazdığı kitaba bile yapılmayan bu saygısızlık, neden Kur’an'a yapılmaya çalışılıyor olabilir? ÇÜNKÜ TOPLUMU ALLAH İLE ALDATMAK TA, BÜYÜK RANT VE KAZANÇ VAR DA ONDAN. Bu rantı paylaşmak istemeyenler, Allah'ın sakın dinde bölünmeyin emrini toplumdan gizleyip dinde mezheplere, cemaatlere bölünmekte zenginlik vardır diyerek, KENDİ HÜKÜMRANLIĞINI SÜRDÜRMEK İSTEMİŞLERDİR. Onun için Allah bizleri, bu konuda dikkatli olun, sizi sakın Allah ile aldatmasınlar diye Kur’an'da birçok ayetinde uyarıyor. Bazı arkadaşlar şöyle diyebilir, Kur’an ayetlerini yorumlamak ve tefsir etmek neden saygısızlık olsun? ASLINDA BÖYLE BİR CEVAP VEREN KİŞİYE, BU ACI GERÇEĞİ DE ANLATMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR. Bunu söyleyen bir Müslüman, Kur’an'ı anlayarak ve düşünerek ya hiç okumamıştır, ya da batıl inançlarının etkisiyle, Allah'ın ayetlerinin anlamlarının üstünü örtüyor, görmezden geliyor demektir. Ama ben Kur’an'ı anlayabilmek için, var gücüyle çaba harcayan kardeşlerimizin olduğunu biliyorum.
Allah'ın kitabı Kur’an anlaşılması zor ve herkesin anlayabileceği bir kitap değil de, onun için mi Kur’an ayetlerinin yoruma ve tefsire ihtiyacı var diyoruz. Önce bu sorunun cevabını mutlaka Kur’an'dan almalıyız. Eğer herkes Kur'an'ı anlayamıyorsa, Kur'an'dan sorumluda olamaz. Şunu lütfen unutmayalım. ALLAH SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN'IN MUHKEM AYETLERİNİ, ANLAŞILMASI ZOR DETAYSIZ VE HER BİLGİNİN OLMADIĞI BİR ŞEKİLDE GÖNDERİP, DAHA SORADA BİZLERİ KUR’AN'DAN ASLA SORUMLU TUTMAZ. Sorumlu olduğumuza hükmettiğine göre, demek ki aklını kullanan ve düşünen her Müslüman, çabası nispetince Kur'an'ı anlayacaktır. Elbette kime inanıp güveneceğimize, kendimiz karar vereceğiz. Kur’an'da dinin anası, temeli olan ayetlerin MUHKEM yani şüphe duyulmayacak kadar açık ve yemin ederek kolaylaştırılmış olduğunu söylüyor Allah. Ama birileri çıkıyor ve diyor ki, “NERESİ AÇIK VE KOLAY, HER BİLGİ OLMADIĞI GİBİ, DETAY BİLE YOK. ALLAH EMİR VERMİŞ AMA NASIL YAPILACAĞINI AÇIKLAMAMIŞ. “ Eğer bunun doğru olduğuna inandırılmışsak, evet Kur’an ayetlerinin yoruma ve tefsire ihtiyacı vardır deriz. Çünkü Kur’an'da olmayan, dine yapılan beşeri FIKIH inancının ilavelerini, dinin asli unsuru kabul ettiysek, Kur’an'da bu detayları göremediğimizde, bu yanlış kanıya kapılmamızda, sanırım bizlere normal görünecektir. Hatırlatmak isterim, bu yanlış düşünceye inandırıldığımız andan itibaren, bizlere ayetleri yorumlayıp tefsir edenlerden öğrendiklerimiz, ARTIK ALLAH'IN EMRİ OLMAKTAN ÇIKMIŞ, AYETLERİ YORUMLAYANLARIN VE TEFSİR EDENLERİN, AYETLERİ KENDİ DÜŞÜNCE VE GÖRÜŞLERİNE GÖRE, AYETLERDEN NELER ANLADIĞINI ANLAMIŞ OLURUZ. BUNADA KUR'AN OKUMAK DENMEZ, HATIRLATIRIM.
Bu yol ve yöntem Allah ile aldatıcıların çok büyük tehlikeleri ve tuzakları ile doludur. Çok daha kötüsü sorgulamadan, kontrol etmeden kabul etmek zorunda kalırız söylenenleri. İMANIMIZI ASLA BÖYLE BİR RİSKE SOKMAMALIYIZ. Onun için Allah, emin olmadığınız bilginin ardına, sakın düşmeyin hesabını sorarım diye uyarıyor bizleri. Bazı arkadaşlarımız, böyle söylüyorsun ama sende sayfa sayfa yazılar yazıp, tefsir yapıyorsun diyorlar. Allah'ın apaçık ayetlerine tefsir yapmak, benim ne haddime. Yazdığım yazılarımın tamamı, yapılan yorum ve tefsirlerin, apaçık Allah'ın ayetleriyle nasıl tezatlık teşkil ettiğini anlatmaya çalışıyorum bütün yazılarımda. Kıyasladığım ve verdiğim örneklerde kanıtım, delilim yalnız apaçık Kur’an ayetleridir. BU TEFSİR DEĞİL, ANLATILAN YANLIŞ BİLGİLERİ KUR’AN İLE KARŞILAŞTIRMAK, ONUN SÜZGECİNDEN GEÇİREREK, BÖYLECE SAĞLAMASINI YAPMAK, HAK İLE BATILI AYIRIP ORTAYA KOYMAK. YANİ İNANCIMI KUR'AN İLE SORGULAMAKTIR.
Allah birçok ayetinde yemin ederek, sizler anlayasınız ve hiç kimseye muhtaç olmayasınız diye, Kur’an'ı kolaylaştırdık diyor. Bu uyarıyı da birçok kez tekrar ediyor. Hatta biz her şeyden nice örnekleri, değişik ifadelerle verdik ki anlayasınız diyen Yüce Rabbimizi duymak, işitmek yerine, bu sözlerin tam tersi olan, “Kur’an kolayda ne kadar kolay, Kur’an'ı herkes anlayamaz, zaten Kur’an'da her bilgi detaylı yoktur” diyenlere inanmakta kusur görmüyoruz. ÇÜNKÜ BİZLER İNANCIMIZI YAŞARKEN KUR'AN'I DELİL, KANIT ALMADIĞIMIZ İÇİN, RİVAYETLERİ HAKLI ÇIKARMAK ADINA, BAKIN KUR'AN'DA ŞUNLAR YOK, BUNLAR YOK DİYEBİLİYORUZ. Rabbimiz bizleri Kur'an'dan sorumlu tutuyorum diyorsa, bizler Kur'an'da olmayandan sorumlu değiliz dememiz gerekirken, Kur'an'ı yetersiz ve detaysız görebiliyoruz. Düşüne biliyor musunuz, Allah'ın sözlerine/ayetlerine güveneceğimiz yerde, emin olamayacağımız rivayetlere, Kur’an'ın onay vermediği uydurma sözlere güvenip, imanımızı yaşıyoruz.
İlginç olan, sanki HÂŞÂ Allah kullarına açıklayamamış, izah edememiş gibi, Allah'ın MUHKEM yani açıkladık, izah ettik de sizlere bildirdik dediği ve sorumlu tuttuğu ayetleri, bizler anlaşılmaz kabul edip, Allah'ın eşi benzeri olmayan sözlerini, ayetlerini açıklamaya tefsir edip, yorumlamaya kalkıyoruz. BU KİMİN HADDİNE. Lütfen biraz düşünelim. Bunu Allah'ın Elçisi bile yapmamış, ayeti tebliğ aldığı gibi bizlere ulaştırmışsa, bunu yapabilecek bir beşer nasıl çıkarda ortaya, Allah'ın ayetlerini rivayet edilen sözler ışığında açıkladığını, anlaşılır hale getirdiğini söyler. BU DÜŞÜNCE VE TAVIR, KUR’AN'A, ALLAH'A ŞİRK KOŞMAKTIR HATIRLATIRIM. Değerli din kardeşlerim. Verecek çok örnek var Kur’an'dan, ama gözlerde perde, gönüllerde mühür varsa, hiç birisi fayda etmeyecektir, bunu biliyorum. Lütfen Allah'ın kitabını anlaşılmayan ve her bilginin olmadığı bir kitap ilan ederek, kendi düşünce ve anlayışlarımızı ayetlere ilave ederek, tefsir edip yorumlamaya çalışmayalım. Hesap günü pişman oluruz. BUNUN ANLAMI, KENDİ BATIL İNANÇALRIMIZI, ALLAH'A SÖYLETME ÇABASIDIR.
Tekrar hatırlatmak istiyorum. Allah'ın Elçisi O örnek insan, sağlığında bizlerin sorumlu olduğu, Allah'ın ayetlerinde anlaşılmayacak hiç bir şey görmediği için, olduğu gibi kayda almış ve Allah'ın korumasında bizlere ulaşmıştır. Onun içinde Allah'ın Elçisi, Kur’an'ı anlayabilmemiz için asla ne tefsir yazmış, nede ayetler üzerinde yorum yapmamıştır. Günümüze ulaşan ve ayetleri tefsir edip açıkladığını söyleyen, Resulün sözleri diye rivayet edilen hadislerin tamamı, ALLAH'IN RESULÜNÜN ONAYINDAN GEÇMEDEN, YÜZLERCE YIL SONRA DİLDEN DİLE, KULAKTAN KULAĞA GÜNÜMÜZE GELMİŞ VE ALLAH'IN RESULÜNÜN HABERİ BİLE OLMAYAN RİVAYET SÖZLERDİR. Elbette bir kısmını söylemiş olabilir, ama bunun da doğruluk tespitini, onayını Kur’an'dan yapmalıyız. Mahşer günü, Allah'ın Elçisine iftira atanların safında olmak istemeyen, Resulün adını kullanarak söylenen bütün sözlerini/hadislerini dikkatle araştırmalı ve Kur’an'ın onay vermediği hiçbir sözün, Elçisinin söylemesinin mümkün olamayacağını bilmelidir. Dilerim bu gerçeklerin farkında olan, Allah'ın azınlık halis kullarından oluruz.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
https://kuranadavet1.wordpress.com/
https://twitter.com/KURANA_DAVET
http://www.hakyolkuran.com/
https://www.facebook.com/Kuranadavet1/
https://hakyolkuran1.blogspot.com/