Çok değerli İnsan Mevlüt YILMAZ bey kardeşim yazı ve yorumlarında sıkça Damat Ferit'ten bahsetmektedir.Damat ferit Kimdir?.Damat Ferit 10/Ağustos/1920 de Türkiyeyi böl parçalala yok et ve yönet anlaşması olan SEVR anlaşmasını imzalayan yani yok oluş anlaşmasını imzalayan En büyük vatan hainidir.Bu günkü geldiğimiz olumsuz noktanın baş mimarıdır. Emperyalizm yani sömürge devletleri karşımıza hep aynı söylemlerle çıkmaktadır..Yeni dünya düzeni..Tıpkı AB sürecinde olduğu gibi ucu açık müzakereler..Ve bölünmek istenen Türkiye Cumhuriyeti Devleti...Sevr Antlaşması 10-Agustos-1920 de Damat Ferit tarafından imzalanmıştır.Mustafa Kemal ve Ankara ise bu anlaşmayı imzalayanları haklı olarak'' vatan haini'' ilan etmiştir.. ABD'nin imzalamadığı Lozan Antlaşması'nın ardından söümürge temsilcilerinin İsmet Paşa'ya söylediği şu cümle bu günkü geldiğimiz noktayı açıklamak için yeterli '' Size Lozan'la verdiklerimizi şimdilik kaydıyla cebimize koyuyoruz. Ama zamanı gelince çıkarıp önünüze koyacağız''Emperyal güç sözünde durdu ve cebindekileri çıkarıp önümüze koydu. Çünkü günümüzün ''kağıt kaplanı'' AB'nin dayatmasıyla çıkan tüm uyum yasaları Sevr'in yansıyan bölücü yüzüdür.ne yazıkki hatırlayın lütfen hani bir akşam vakti Kızılay meydanında Devletin en tepesindekiler AB ye girdik diye havayi fişek patlattılar birçoğumuzda alkış tuttuk.Farkına varmadan bölünmeye destek verdik... ABD'nin gayret ve dayatmalarıyla BM Genel Kurulu tarafından kabul edilip yürürlüğe giren Wilson Prensipleri, günümüzdeki adıyla ''İkiz Sözleşmeler'' içeriği ile tam Sevr'in ,ikiz kardeşidir. 57. Hükümet zamanında imzalanan ''İkiz Sözleşmeler''in tek hedefi, ulus devletleri parçalayıp,insan gücüyle,yeraltı ve yer üstü zenginlikleriyle ABD emperyalizminin emrine vermektir. Bu sözleşmelerin öncesinde , niçin Sevr'i hatırlattığıma gelince,4-Haziran-2003 yılında yasalaşan ''İkiz Yasalar''ın,Türk yurdunu parçalamayı hedefleyen bir ihanet sözleşmesi olduğu gerçeyini göstermek içindi.Bu yasayı imzalamak ''gaflet delalet hatta hıyanettir. Çünkü bir çok madde Sevr'in 62,63 ve 64. maddeeri ile aynıdır.Bu maddeler Fırat'ın kuzeyinde İngiliz,Fransız ve İtalyan temsilcilerden oluşan bir komisyonun denetiminde ve kürt vilayetlerinde (!)yerel yönetim düzeninin kurulmasını öngörmektedir. Ayrıca ilgili maddelerde Kürtlerin dilerse bir yıl sonra Milletler Cemiyeti'ne başvurarak bağımsızlık isteyebileceği belirtilmiştir. .2009 Türkiye'sinde Sevr Antlaşması'nda öngörülen ve İkiz Yasalar'da yinelenen tüm bölücü düşüncelerin * *hayata geçirilmek istenmesi ve bunların ''Güzel şeyler olacak'' şeklinde ifede edilmesi bile son derece tehlikelidir.Ülkemizde ne yazıkki içinde bulunduğumuz yıllar içersinde bu tehlikenin farkında olmayan milyonlar vardır..Bu emperyalist yarışın başlangıç noktası 10-Ağustos-1920 dir.4-Haziran-2003 te İkiz Yasalar TBMM de kanunlaşmış ve bir Cumhuriyet Bayramı'nda ,29-Ekim-2004 de AB Anayasası imzalanarak, milletin egemenliği AB'ye devredilerek koordinatlar tamamlanmıştır.İmralı'dan verilen emirlere uyularak Karayılan'ın ortaya attığı tüm sözde barış çağrılarının dayanağı ''İkiz Yasalar''dır.Aslında milletimizin nedense dikkatinden kaçan bu bölücü yasaları anlamak ve gerektiği gibi de anlatmak şarttır.
Hani halkımızın dilinden hiç düşmeyen bir deyim vardır.''Bindik bir alamete,gidiyoruz kıyamete.
''4-Haziran öncesi AB-D nin dayatmasıyla ''bindirildiğimiz bu alemet''in bazı maddelerini ve yasalaşma öyküsünü anlatmaya çalıştım.
Değerli Kuyucaklılar ülkemizin önündeki gerçek tehlikenin, hatta tüm vatan sathına döşenen mayınların farkına varıp bundan sonra daha fazla düşünmek lazım gerektiğini idrak etmenizi diliyorum
Değerli kardeşim az okumuş eğitimsiz tabir ettiğimiz vatandaşı bırak bir yana Üniversite okumuş aydınım diye geçinen binlerce şuursuz ve ulus bilincinden yoksun genç yaşlı her bölümden insan var Damat Feridin ne .... olduğunu bilmeyen... İsviçreye en derin saygılarımla....
sagolisin eyüp kardes,kisa ve öz anlatmisin olayi.ben yurtdisinda yetistigim halde bildigim bu olayi türkiyede yetisenlerin hepsinin bildigini düsündügümden bir aciklama geregi duymamistim,sanirim yanilmisim.gerci bazi seylerin bende farkindayim,suraya iki satir kuyucakla ilgili daha dogrusu kuyucak siyasetiyle ilgili birseyler yazsam ortalik ayaga kalkar.bundan cikardigim sonucsa su,kuyucak vatandan önemli,vatan satilsada farketmez ama kuyucakta kimin baskan kimin muhtar yada aza olacagi,kim kiminle napmis,kimin bahcesine tarlasina girilmis cok cok daha önemli.masallah kagittan aslan gibiyiz,lafa gelince bizden vatanseveri yok ama is icraata gelince aman haaa,bana bulasmasinda nolursa olsun. bu arada damat bey satis kanunuda cikartti,bakalim ABDullah üzerine düseni yapacakmi.Atatürkün bir sözü vardi,kahramani oldugu kadar hainide bol bir milletiz diye,nekadarda dogru söylemis,aynen 1920lerdeki gibi hainleri bastaci yapmakta bir beis görmedik. biz bunlari hakettikmi dersek,evet hakettik,yanlis hatirlamiyorsam peygamber efendimiz bir hadisinde her millet hak ettigi sekilde yönetilir der,o halde hakediyoruz bu yapilanlarin her birisini.siyasete ticarete en kutsal saydigimiz dini alet etmeye devam ettigimiz müddetcede böyle ezik,böyle haysiyetsiz yasamayada devam edecegiz.